Hindistan devasa bir ülke! Yönetim 28 eyalete bölünmüş; her birinin iklimi, kültürü, vatandaşların etnisitesi, dini farklı. Ülkenin resmi dilleri olan İngilizce ve Hintçe’ye ek olarak 21 yerel dil de resmi olarak kabul ediliyor. Ülkede o kadar farklı dil var ki, farklı bölgelerden gelenler kendi aralarında İngilizce konuşuyor. Tüm bunlar göz önünde bulundurulduğunda, bizim burada paylaştıklarımız, gezip gördüğümüz güneyine dair bilgiler olup, Hindistan’ın tamamını yansıtmayacaktır elbette.
Hindistan’da ilk durağımız Goa oldu. Goa ülkenin güney batısında Umman Denizi’ne kıyısı olan tropik bir eyalet. Hindistan cevizi ağaçları ile süslü muhteşem görüntülere sahip bir bölge. Aslında tam “gerçek hindistan” değil, çok turistik bir bölge ve ayrıca yerleşmiş batılı da çok fazla. Uzun süre Portekiz himayesinde kaldığından Hristiyan ve Latin kültürünün izlerini taşıyor. Çok fazla kilise ve Hristiyan okulu var.
Aslında burası 68 kuşağının, hippilerin uğrak yeriymiş. Buraya arınmaya ve aydınlanmaya geliyorlarmış. Partiler yapıp, denize çıplak giriyorlarmış. Tabi sonra keşfedildikçe kalabalıklaşmış. 40-50 yıl önce kim bilir nasıldır vahşi doğası. Upuzun sahil şeridi ve biyoçeşitliliği şimdi bile muazzam. Sezon Kasım-Mart olarak söyleniyor; özellikle yılbaşında çok güzel oluyormuş. Ama, o dönem çok kişi tarafından tercih edildiğinden elbette her şey çok daha pahalıymış.
Calangute da #hashtagrooms da kaldık. Oldukça sakin ve temizdi. Sahibi Piyush ve eşi hostelin her şeyiyle kendileri ilgileniyor ve konaklayanlarla çok samimi bir diyalog kuruyor.
Biz vardığımızda ekim ortasıydı, sezon yeni yeni başlıyordu. Hatta sahillerdeki beachshackler onarılıyor, yenileniyordu. Hava biraz kapalıydı ve deniz dalgalıydı. O nedenle yüzmedik. Sahilde uzun uzun yürüyüşler ve yoga yaptık, Prince of Tides da lezzetli Hint yemekleri yedik ve her akşam huşu içinde günbatımını izledik.
Bir gün yürüyerek Candolim e bir gün de Baga ya gittik. Candolim sakindi; ama, Baga çok kalabalıktı. Zaten tam sezonda büyük partiler Baga’da oluyormuş. Bir de kuzeydeki Anjuna da. Biz oraya gitmedik, çünkü orası için motor gerekiyordu. Hindistan’daki ilk günlerimizde motor kiralamaya cesaret edemedik.
Goa su sporları bakımından oldukça elverişli bir bölge. Tekne turu, yunus izleme, dalma, sörf, parasailing vb.
Denizin bunca güzel ve uçsuz bucaksız olduğu bu bölge elbette Denizürünü sevenler için bir cennet. Çeşit çeşit balıklar, karidesler, yengeçler, kalamarlar... Goa sadece, denizle ilgili güzellikler sunmuyor aslında. Kültürel gezi sevenler için Antik Goa ve tapınaklar, doğa gezisi sevenler için de Dudhsagar Şelalesi görülecek yerler arasında.
Hindistan gezi yazını detaylı okumak istiyorum, zira hem keyifli hem de kılavuz niteliğinde. Yazıların geziseverler için güzel detaylar içeriyor. Hindistan fakirliğin ve zenginliğin birlikte yoğurulduğu önemli bir ülke. Kültür çeşitliliği ile her zaman insanların ilgisini çekmiştir.
YanıtlaSil