*Hem kendimize anı kalsın hem de deneyimlerimiz diğer gezginlere katkı sağlasın diye @dunyabenimmemleket instagram hesabımızda bilgi ve fotoğraf paylaşıyoruz. Biz bu seyahate hazırlanırken, sosyal medyadan çok faydalandık; isteriz ki, ihtiyacı olana bizim de faydamız olsun.*
29 Ekim 2018’de Chennai’den kalkan uçağımız yaklaşık 4 saat sonra Bangkok Don Mueang Havaalanına indi. Burada zaman Hindistan’dan 1.5 saat daha önde. Bu nedenle indiğimizde burada sabaha karşıydı. Pasaport kontrolü sırasına girdik hemen. Tayland’a giriş konusunda korkutan hikayeler okumuştuk internette. İlle dönüş biletini görmek istiyorlar, üzerinde çok nakit bulunmalı, banka hesabının dökümleri yanında olsun vb. Biz karayoluyla komşu ülkelere geçeceğimizden dönüş biletimiz yoktu. Diğer evraklar ve nakit de yoktu yanımızda. Neyse ki, tek bir soru sorulmadan, çok kolaylıkla ve hızla, 30 gün vize ile geçtik pasaport kontrolünden 🙏🏻Tüm gezginlerin böyle kolaylıkla geçmesini, stres yaşamamasını diliyoruz🍀
#Tayland Türk vatandaşlarından önceden alınan bir vize istemiyor. Havayolu ile geldiyseniz, pasaport kontrolünde maksimum 30 gün olmak kaydıyla, ülkede ne kadar kalabileceğinize dair damga basılıyor pasaportunuza.
Pasaport kontrolünden geçtikten sonra, bir miktar USD’yi buranın para birimi bahta çevirdik ve sonra havaalanından ilk otobüs 7’de olduğundan koltuklara uzanıp uyumaya çalıştık 2-3 saat. Saat 7’de kalkan otobüse bindik. Trafikte hiç korna duyulmayışı ve kurallara uyulması ilk dikkatimizi çeken unsur oldu. Burada da Hindistan gibi bize göre tersten akıyor ve yine motor çok yaygın. Çok sıkışıktı trafik, milim milim ilerleyerek metroya ulaştı otobüs ve burada jeton alarak metroya geçtik. Airbnb’den kiraladığımız ev On Nut durağındaydı ve çok durak vardı. Bu uzun yol boyunca insanları gözlemledik. İran ve Hindistan’dan sonra çok içe kapanık ve mesafeli geldiler bize. Herkes telefonu ile oynuyordu. Hindistan’da İngilizce çok rahat iletişim kurarken burada bir de çoğu kişinin İngilizce bilmemesi nedeniyle marketlerde, sokakta vs biraz zorlandık. Hindistan’dan sonra bir miktar da pahalı geldi bize. Zamanla anladık ki yerel gibi yaşarsak ekonomik aslında. Tayland Tai mutfağı ve sokak yemekleri ile ünlü. Özellikle akşamları her yer yemek tezgahı doluyor ve yerel halk da dahil evde pişirmektense herkes sokakta yiyor. Sokakta yemek çok ucuz, restoranlar ise epey pahalı. Biz başta evde kaldığımızdan, kendimiz pişirmeyi tercih ettik, ama sonra streetfood un tadına vardık biz de🤤 Amerikan markaları oldukça pahalı (starbucks, mc donalds vs) ama bizim BİM gibi adım başı olan 7/11 lar uygun ve biz de oradan epey alışveriş yaptık.
İnternet kaldığımız yerlerde ve bazen dışarıda da WiFi kullanıyorduk. Dün uzun bir yola çıktığımızdan, 7günlük AIS sınırsız internet paketi aldık 200bahta.
Bugün tam bir haftamız doldu burada. Henüz Bangkok ve Chiang Mai’yi gördük biz. Ayrıntılı anlatacağız her ikisini de. Bu iki şehir dışında, Ayutthaya (eski başkent, şu an antik kent), Pattaya ve elbette Adalar (Phuket vs) popüler destinasyonlar. Ayrıca meraklısına, çok fazla tapınak var tüm ülkede.
29 Ekim 2018’de Chennai’den kalkan uçağımız yaklaşık 4 saat sonra Bangkok Don Mueang Havaalanına indi. Burada zaman Hindistan’dan 1.5 saat daha önde. Bu nedenle indiğimizde burada sabaha karşıydı. Pasaport kontrolü sırasına girdik hemen. Tayland’a giriş konusunda korkutan hikayeler okumuştuk internette. İlle dönüş biletini görmek istiyorlar, üzerinde çok nakit bulunmalı, banka hesabının dökümleri yanında olsun vb. Biz karayoluyla komşu ülkelere geçeceğimizden dönüş biletimiz yoktu. Diğer evraklar ve nakit de yoktu yanımızda. Neyse ki, tek bir soru sorulmadan, çok kolaylıkla ve hızla, 30 gün vize ile geçtik pasaport kontrolünden 🙏🏻Tüm gezginlerin böyle kolaylıkla geçmesini, stres yaşamamasını diliyoruz🍀
#Tayland Türk vatandaşlarından önceden alınan bir vize istemiyor. Havayolu ile geldiyseniz, pasaport kontrolünde maksimum 30 gün olmak kaydıyla, ülkede ne kadar kalabileceğinize dair damga basılıyor pasaportunuza.
Pasaport kontrolünden geçtikten sonra, bir miktar USD’yi buranın para birimi bahta çevirdik ve sonra havaalanından ilk otobüs 7’de olduğundan koltuklara uzanıp uyumaya çalıştık 2-3 saat. Saat 7’de kalkan otobüse bindik. Trafikte hiç korna duyulmayışı ve kurallara uyulması ilk dikkatimizi çeken unsur oldu. Burada da Hindistan gibi bize göre tersten akıyor ve yine motor çok yaygın. Çok sıkışıktı trafik, milim milim ilerleyerek metroya ulaştı otobüs ve burada jeton alarak metroya geçtik. Airbnb’den kiraladığımız ev On Nut durağındaydı ve çok durak vardı. Bu uzun yol boyunca insanları gözlemledik. İran ve Hindistan’dan sonra çok içe kapanık ve mesafeli geldiler bize. Herkes telefonu ile oynuyordu. Hindistan’da İngilizce çok rahat iletişim kurarken burada bir de çoğu kişinin İngilizce bilmemesi nedeniyle marketlerde, sokakta vs biraz zorlandık. Hindistan’dan sonra bir miktar da pahalı geldi bize. Zamanla anladık ki yerel gibi yaşarsak ekonomik aslında. Tayland Tai mutfağı ve sokak yemekleri ile ünlü. Özellikle akşamları her yer yemek tezgahı doluyor ve yerel halk da dahil evde pişirmektense herkes sokakta yiyor. Sokakta yemek çok ucuz, restoranlar ise epey pahalı. Biz başta evde kaldığımızdan, kendimiz pişirmeyi tercih ettik, ama sonra streetfood un tadına vardık biz de🤤 Amerikan markaları oldukça pahalı (starbucks, mc donalds vs) ama bizim BİM gibi adım başı olan 7/11 lar uygun ve biz de oradan epey alışveriş yaptık.
İnternet kaldığımız yerlerde ve bazen dışarıda da WiFi kullanıyorduk. Dün uzun bir yola çıktığımızdan, 7günlük AIS sınırsız internet paketi aldık 200bahta.
Bugün tam bir haftamız doldu burada. Henüz Bangkok ve Chiang Mai’yi gördük biz. Ayrıntılı anlatacağız her ikisini de. Bu iki şehir dışında, Ayutthaya (eski başkent, şu an antik kent), Pattaya ve elbette Adalar (Phuket vs) popüler destinasyonlar. Ayrıca meraklısına, çok fazla tapınak var tüm ülkede.
Tayland' ı sabırsızlıkla okuyor olacağım, sokak yemekleri benim de favorim olurdu. Bir ülkeye gittiğinde o ülkenin kültürünü yaşamalı insan.
YanıtlaSil