Dün katıldığım toplantıda bir meslektaşım sayesinde yeni bir enstrüman öğrendim; balaban. Azeri halk kültürüne aitmiş. Muhteşem bir ton ve ezgisi var. Hayran oldum.
Bu yaşımda tanışma fırsatım oldu bu güzellikle, hiç olmayabilirdi de... Kim bilir neleri neleri kaçırıyoruz böyle hayatta... Ne yazık.
"Sanatın ruh sağlığımızı hem koruyan hem iyileştiren işlevi"nden konuştuk sonra. Kendini sanatla -ve tabi çeşitli ilgi alanlarıyla, sportif faaliyetlerle- besleyen insanlar iyi ki var. İyi ki yolumuz kesişiyor o insanlarla.
Dilerim güzelliklerle karşılaşırız yaşamımızda, iyilikler çıkar karşımıza!
Bu enstrümanın ustası Alihan Samedov'dan da bahsetti. Şimdi güzel melodi ile baş başa bırakıyorum sizi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder