Perşembe, Kasım 15, 2012

yarim istanbul/ gel öpeyim gerdanından



son zamanlarda, bir süredir görüşemediğim eski arkadaşlarımdan "izmir'e dönme çaban ne oldu?",  yeni tanıdıklarımdan da "burada 4. yılın demek, peki izmir'e dönmeyi düşünüyor musun?" sorularını pek sık duyar oldum..
ilginç olan bu değil de, pek de düşünmeden ağzımdan dökülüveren "sanırım buradayım bir süre daha" cümlesi!
böyle bir karar verdiğimi ben bile bilmezken,  içim bu yöne meyyal demek ki..

madem bu yönde bir adım atıyorum, yaşayacağım yere artık geçici değil, biraz daha sürecek gözüyle bakmalı ve istediğim yerde yaşamalıyım sanırım..
gel gör ki, karakterimin en sağlam özelliği olan "kararsızlığım" beni bu konuda da yalnız bırakmıyor elbette!
bir yandan istiyorum ki kendimi güvende hissedeceğim bir siteye taşınayım... 
bir yandan da diyorum "yuhh ezgi, yaşlı mısın sen la? çoluk çocuklu insan mısın? yooo yooo! gençsin, hayata karışmalısın!" beşiktaş'ta fındıklı'da oturasım geliyor... 
sonra karşı taraf hem deniz kenarı hem sakin diye "oraya mı geçsem?" diyorum...
vs vs...


sonra kariyer planımla ilgili karmakarışık düşüncelerime dönüyorum, ev işini geçici süre unutuyorum. :) 
(kariyer planı karmaşam, bir başka yazının konusu olacaktır)