Pazar, Aralık 18, 2011

planlar planlar. bitmek bilmeyen listeler-volume 3

http://pinkket.blogspot.com/2011/08/planlar-planlar-bitmek-bilmeyen.html
http://pinkket.blogspot.com/2011_09_01_archive.html
eylül başında, yeni eğitim öğretim yılının başlamasıyla yeni kararlar almak adettendir diye, naçizane, yapmak istediklerimi sıralamıştım.
üzerinden 3,5 ay geçmiş iken, üstüne üstlük yeni bir "karar alma dönemi" olan "yılbaşı" yaklaşır iken hem o kararları gözden geçirmek hem de yeni kararlar eklemek icap eder şimdi.
bakalım neler yapmışız:

1) sürücü kursuna gittim, sınavları geçtim, çok yakında ehliyetimi alıcam. bkz:http://pinkket.blogspot.com/2011/12/ehliyet-maceralar.html

2) mesleğimle ilgili herhangi bir eğitim girişimim henüz/ hala yok. belki yaza yükseklisans girişimim olur...

3) İSMEK'te resim kursuna gidiyorum 3 aydır, çok da keyif alıyorum. ah bir de azıcık yeteneğim olsa..

4) pilatese devam edeceğime çok inanıyordum esasen.. ama olmadı bir türlü. bayramdı, sıcaktı, ayın 15i gelsindi derken şimdi de havalar çok soğudu yahu! akşam akşam nasıl giderim ben bu soğukta, hasta olurum maazallah! şaka şaka, hala devam etmeyi çok istiyorum. bakalım, ne zaman kısmet olacak!

5) dans öğrenmek için bir girişimim henüz/ hala yok. açıkçası ara ara gelse de, artık aman aman bir isteğim de yok.

6) yaratıcı drama'ya devam etmedim. belki 2. döneme... ama üsküdar'da olması enterasan hakikatten. daha merkezi, ortada bir yerde olmalı dernekler..

7) takı çok sık olmasa da ara ara yapıyorum. estikçe yapmaya devam;)

8) 5 oyun izlemişim eylülden bu yana (nereye gidiyoruz, ağaç irfan, şişman domuz, şems unutma, aklı havada). bir de 28 aralık için alınmış biletim var testosteron'a.
fena sayılmaz;)
şu an aklımda olan oyunlar; devlet tiyatrolarında "kendi kendine konuşmaktır aşk", şehir tiyatrolarında "gönlümdeki osman hamdi bey", krek'te "güzel şeyler bizim tarafta" ve bakırköy belediye tiyatrolarında "külhanbeyli müzikali".

9) 4 kitap okudum eylülden bu yana (iskender, psikoanalist, son ada, kırmızı pelerinli kent). bir kitap daha bitirmeyi planlıyorum ay sonuna kadar. hiç yeterli değil biliyorum...
2012 için 20 kitap hedefi koymak istiyorum. başarabilirsem ne mutlu.

10) istanbul'da görmek istediğim yerleri görmeyi koymuşum hayallerimin arasına. bu madde de biraz zayıf kaldım sanırım. sadece, dolphinarium, sahaf festivali ve 5. kat restaurant geliyor şu anda aklıma gittiklerimden. daha çok yer var çook!

11) istanbul dışına çıkıp yakın şehirleri gezme kararım öylece duruyor maalesef. oysa sapanca, edirne, tirilye ve bolu beni bekliyor; hatta kapodokya da:)

12) herhangi bir STK'da gönüllü çalışmaya başlamadım, yalnızca greenpeace bağışçısı oldum. sanırım bu kadarıyla yetinicem..

13) çiçek yetiştirmeye çabaladım, ama fesleğenim 3 günde soldu gitti, bambumsa artık toprakta ama hala pek büyüdüğünü söyleyemeyeceğim. çiçek yetiştirmeyi, güneş alan güzel balkonlu evimin olacağı zamana erteliyorum;)

14) para biriktirmek ve harcamalarımı azaltmak noktasında kendimce ufak adımlar atıyorum. ama henüz hiç yeterli değil. bu konuda da daha sıkı çalışmak istiyorum.

böyleyken böyle:)
daha verimli, üretken ve mutlu günler, aylar, yıllar diliyorum herkese!

blog'u tweeter'laştırmak-6



@ bu cuma tophane-i amire'de "salvador dali" sergisinin açılışı var!!!
sergi 2 ay (26 şubat'a kadar) kalacak. 2008'de sabancı'dakine gelememiştim (izmir'de yaşıyordum o vakit), ama bu sefer kaçırmaya hiç mi hiç niyetim yok!

@ resim kursunda "hasan kale"den bahsedildi bugün. ben hiç duymamıştım. kendisi, toplu iğne başına, sinek kanadına, pirinç tanesine minyatür resimler yapan bir sanatçı imiş. buyrun, bu da internet sitesi: http://www.hasankale.com/index.htm

@ kieron williamson'dan da bahsedildi. 7 yaşındaki yetenek dendi, şu an 9 yaşında imiş kendisi. yaşına göre fazlasıyla yetenekli! bu da onun internet sitesi: http://www.kieronwilliamson.com/MyWork/tabid/346/language/en-US/Default.aspx

@ bir de banksy'yi duydum bugün. kendisi ilginç işler yapan bir sokak sanatçısı. ahanda onun da internet adresini vereyim: http://www.banksy.co.uk/indoors/fallen.html

@ bir de ben bugün düşündüm de, zeki müren rakı içerken ne dinliyordu acaba? zira ben zeki mürensiz bir rakı sofrası düşünemiyorum..

aya irini'de ensemble galatia

pazartesi günü haber vermiştim, "yok ben duymadım bilmiyorum" demek yok:)
(http://pinkket.blogspot.com/2011/12/ensemble-galatia-aya-irinide.html)

ilk etapta, saraya girişte birtakım sıkıntılar yaşasak da (eee belediye organizasyonu ne de olsa, olacak o kadar) cuma akşamı aya irini'deydik.
o saatte sarayın bahçesinde olmak müthişti! ağaçlar, ay, gece.. gerçekten büyüleyiciydi. ve tabi, ilk kez içine girdiğim aya irini de öyle..
müziklerine hayran olduğum ensemble galatia'yı, nihayet, canlı dinlemek beni çok mutlu etti. etti etmesine de, kayıtlardaki performanslarının çok daha etkileyici oluşuna şaşırdım biraz. sanırım, tarihi mekan olduğundan sesin yüksekliğiyle ilgili sınırlama vardı. bir de soğuk havanın enstrümanlarını olumsuz etkilediğinden bahsettiler, onun da etkisi olabilir.
çeşitli dillerdeki şarkılarını çalmadan önce, şarkıların hikayelerini anlatmaları da ayrı bir güzellikti.
şarkılarının hikayelerine buradan da ulşamak mümkün:
http://www.ensemblegalatia.com/medya/ensgal_rep_tr.pdf
size en çok sevdiğim şarkıları olan "lamma bada yatathanna"yı dinletmeyi çok istedim, ama internette selçuk dalar'ın söylediği versiyonunu bulamadım. bilgisayardaki verilerin paylaşımı da blogspotta mümkün olmadığından, üzgünüm..
fakat, şarkının çok hoş bir capella'sını buldum:
http://www.youtube.com/watch?v=OGE58KjAa0g