Cumartesi, Ocak 10, 2015

kimse bilmez- hayyam

aliağa'da yaşarken, ablamla en büyük keyiflerimizden biri, tatil günlerinde trenle karşıyaka'ya gitmekti. şimdiki izban, trendi o zaman. bir sabah bir akşam seferi vardı. sabahın köründe gider, akşama kadar gezer, aliağa'ya dönerdik akşam. 
karşıyaka'da en sevdiğim yer, şüphesiz, d&r'dı. karşıyaka iskelenin üzerinde deniz manzaralı dev bir kitapçı düşünün! sadece kitap da değil; cd, kaset, oyuncak, kırtasiye, ıvır zıvır, kafeterya... ve hatta bir de sinema salonu vardı! saatlerce gezerdik orada. kocaman bir dünyaydı bizim için. kasetlere, cd'lere bakar, dikkatimizi çeken yeni bir albümü alırdık.
2001'de karşıyaka'ya taşındık sonra. bir süre sonra d&r kapandı, yerine banka oldu bir dönem, bir dönem mobilyacı oldu... oysa çok büyük bir değerdi karşıyaka için...
velhasıl, oradan aldığım kasetlerden biri "kent ozanları1". 1998'de çıkan derleme bir albüm. o dönem hangi şarkıcıları tanıyordum bilmiyorum; belki sadece teoman, umay umay... gerisini o albümde tanımış olabilirim.


çok kıymetli, çok çok güzel bir albümdü. her bir şarkı ayrı bir tattı. ama, en çok "kimse bilmez"i sevmiştim. mehmet güreli'nin o soft, hüzünlü sesinden, başa sara sara defalarca dinlediğimi hatırlıyorum. hayyam'ı bilir miydim o zamanlar, sanmam...


sonra bir diğer çok değerli albüm çıktı 2001'de; zuhal olcay'ın "başucu şarkıları" derlemesi. yine her biri birbirinden güzel 11 şarkı vardı, biri de "kimse bilmez" idi. zuhal olcay da çok güzel seslendirmişti.


2006'da başarılı soundtrackiyle "hatırla sevgili" dizisi başladı. dizinin müzikleri arasında mehmet güreli- kimse bilmez de vardı. o dönem epey meşhur oldu bu şarkı.
ve gelelim günümüze... bir süredir çok severek dinlediğim rehber grubu da biraz farklı bir yorum katarak söylemiş bu güzel şarkıyı. başta sevemedim; ne de olsa çok sevdiklerim konusunda tutucuyumdur biraz; değişimden hoşlanmam. ama sonra, dinledikçe, bu versiyon da hoşuma gitti. bakalım siz beğenecek misiniz?