Salı, Temmuz 01, 2014

saygı&sevgi&ramazan

zaman geçiyor, yıllar geçiyor; bazı şeyler hiç değişmiyor. 
kurban bayramlarındaki haberler mesela... kaçan boğalar, acemi kasaplar, trafik kazaları ("bayramın bilançosu" şeklinde veriliyor hani her yıl)...
ramazanda da öyle. 
orucu bozan şeyler, sağlıklı sahur- iftar menüleri...
ama son yıllarda sosyal medyanın da etkisiyle değişen bir şey; herkesin oruç tutup tutmadığını herkese duyurma çabası ve tutanların tutmayanlara saldırması...
ben, inancın, inanan ile inandığı arasındaki özel bir bağ olduğu ve herkesin inancının yalnızca kendisini ilgilendirdiği bilgisi ile büyüdüm. ve bunu doğru buluyorum. o nedenle öyle garip ve tiksinti uyandırıcı geliyor ki, birinin kendi inancını bir başkasına dayatması... 
ramazan'ın başından beri, yiyecek, içecek ve tatil fotoğrafı paylaşanlara hakaret edenler var instagram'da. allah'ım bu nasıl bir kendini bilmezlik? kim oluyorsunuz siz acaba? nereden diğer insanların inanç ve yaşam biçimlerine karışma hakkı buluyorsunuz kendinizde? nasıl böyle saldırgan ve sevgisizsiniz?
zaten, sosyal medyanın en kötü yanı, hadsizlik kanımca. herkesin özgürce fikir-görüş beyan edebilmesi güzel ve önemli; evet; ama, kimileri son derece seviyesizce ve yalnızca yıkıcı biçimde kullanıyor hesaplarını...
gerçekten çok üzücü ve sinir bozucu.

not: bbg 05 melike de benzer konuya değinmiş bugünkü yazısında