Pazartesi, Ocak 24, 2011

geç gelen pazar yazısı


bazı hisler vardır yalnız yaşananlarca tanınan.

duygu değil burda tam olarak bahsettiğim. anlık ruh halleri gibi birşey.

farz-ı misal; bir sözcüğü üstüste söylersin de anlamsız gelir ya. çok kişinin başına gelmiştir, ama, herkes sadece yaşadığı an bilir hani o hissi.

ben de bugün pazar günlerinin (hele ki ah gecelerinin) yaşattığı tatsızlıktan yola çıkarak, "zamanı bölmüş oluşumuzun anlamsızlığını" hissettim... daha önce de olmuştu...
"zamanı parçapinçik ederek intikam mı alıyoruz ondan?
umarsızca çekip gittiği için..."

diye yazmıştım hatta üstüne...

kocaman bir sistem var, milyarlarca yıldır işleyen. biz de alakasız minik canlılar olarak mikro sistemler oluşturuyoruz kendi çapımızda. "medeniyet" dediğimiz yapay kavramlar oluşturup doğa/ dünyayla mücadele ediyoruz vs... takvimler yapmışız, saatler... zamanı yıl, ay, haftalara bölmüşüz. haftayı da yedi günden oluşturmuşuz; beşinde çalışıyor ikisinde dinleniyoruz... kendimizce düzen kurmuşuz...

öyle saçma ki...

herkes hissedemez ama o saçmalığı şu an; başta da dediğim gibi yaşamış olmalı en az bir kez...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder