Çarşamba, Ağustos 18, 2010

halet-i memure

(evet, cumhuriyet dönemi romanları karıştırdım bu ara)
hükümet vazifesine girdiğimde, beni pek şaşkınlığa uğratan ilk şey; çalıştığımız vilayet hudutları dışına çıkacak olduğumuzda, bağlı bulunduğumuz müdürlüğe bunu bildirme (ve hatta bildirmekten de öte, bu hususta izin alma) gerekliliği idi.
yani, silivri serbest ama izin almadan tekirdağ yok.
iyi de insan cuma ya da cumartesi günü, ertesi gün için sapanca, kıyıköy, kartepe vs. planı yapamaz mı aniden?
"memur" dediğin ille düz dümdüz bir insan mı olmalıdır?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder