Pazartesi, Eylül 10, 2012

ve eylül... ve düzen... nihayet..

yo yo, eylül'e methiyeler dizmeyeceğim ;)
bu pek çoğumuz için diğerlerinden daha bir anlamlı olan ayın, 3te 1ini geride bırakmışken, yeterince yazıldı sanırım "eylül" hakkında.

ben de epey yazmışım geçen sene:

bu ara ise, istanbul soğumadan gezmenin derdindeyim ben.

cumartesi günü, yazın ara verdiğim düzenime geri döndüm: 
otistikler derneği, yemek kulübü, firuz, mano burger, cremaria milano, galata kulesi..

ne zamandır dolaşamıyordum istiklal'de adamakıllı. özlemişim.
akşam olunca, arkadaşlar gelince oturup iki yudum içerek iki kelam edebileceğimiz mekan arayışına çıktık. 
gel gör ki, ne küçük beyoğlu ne asmalı mescit kaldı bildiğiniz üzere.. nevizade'yi oldum bittim sevmem, zaten orada da kazı çalışması vardı. 
biz de aldık içeceklerimizi, galata kulesinden ceneviz kafe'ye inen merdivenlerde oturduk. sonra "tebdil-i mekanda ferahlık var" diyerek cihangir merdivenler'e gittik. benim ilk oturuşumdu. 


sanırım bundan sonra cumartesi ritüelime eklenicek! çok keyifliydi zira ;)

2 yorum:

  1. galata kulesinin oradaki merdivenler de hep doludur :)
    burdayı da çok sevdim ama, sessiz sakin görünüyor :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. sevgili OnTheRoad,
      cihangir çok daha güzeldi.
      deniz manzaralıydı bi kere!!
      biz gittiğimizde güneş batmıştı ama esas günbatımında gitmeli!!!

      Sil